Salı, Nisan 23Kırklareli Üniversitesi Uygulama Gazetesi

Öğrenci Gözüyle Uzaktan Eğitim

Aralık 2019’da Çin’in Vuhan kentinden dünyaya sadece virüs değil virüsün korkutucu haberleri de yayılıyordu. Ekranlarımızdan sokaklarda birden bire yere kapaklanan, maske takan, bulamamışsa su bidonlarından siperlik yapan, panik insanları, astronot gibi giyinmiş sağlıkçıları izliyorduk. Coğrafyamızın uzaklığının verdiği rahatlıkla “buralara kadar da gelir mi acaba?” diye düşünürken önce çevrelendik sonra da salgının merkezlerinden biri haline geldik. Bugün tüm hayatımızın bu salgın özelinde şekillendiğini söylemek abartı olmaz! Alınan tedbirler ve uymak zorunda kaldığımız kurallar iş hayatımızı, sosyal hayatımızı ve tabi ki de eğitim hayatımızı derinden etkiliyor. Yazın bitmesi ve okul sezonunun açılmasıyla birlikte en güncel konu ve sorunumuz ise eğitimin nasıl gerçekleştirileceği! Malum salgının ilk başlarında hızlıca karar alınmış ve tüm ilköğretim okullarıyla birlikte üniversitelerimiz de uzaktan eğitime geçmişti. Kısa süren bu tecrübenin ardından eğitim verimliliği noktasında ciddi tartışmalar gündeme geldi. Görülen o ki ne öğrenciler ne de eğitim camiası sistemin verimliliğinden tatmin olmuş değil. Fakat salgın da hız kesmiş değil. Sağlığımızı tehdit etmeye devam ediyor. Tedbirleri ortadan kaldıracak bir rahatlama ne yazık ki gerçekleşmedi. Sağlık Bakanlığı’nın “üniversitelerde uzaktan eğitim yapılsın” tavsiyesiyle birlikte ufukta yine uzaktan eğitim var!

Öğrencilerin Uzaktan Eğitimle İlgili Şikayet ve Beklentileri

Salgının ilk günlerinde zorunlu olarak uzaktan eğitime geçilmesi bir takım ciddi sorunları doğurmuştu. Hem öğretmenler/akademisyenler hem de öğrenciler duruma hazırlıksız yakalandığı için eğitimin verimliliğini korumak adına samimiyetle yapılan çalışmalar kimi engeller nedeniyle sınırlı etkide kaldı.  Üniversitelerde uzaktan eğitim altyapısının kapasitesi, öğrencilerin internet ve bilgisayara erişim konusunda yaşadıkları güçlükler bu engellerin başında geliyor. Fakat geçen zaman içerisinde üniversitelerimiz kapasitelerini artırdı altyapılarını güçlendirdi. Akademisyenlerimiz ise hazırlıklarını sürece uygun olarak tamamladı. Peki öğrencilerimizin cephesinde durum nedir? İşte bunu öğrenebilmek için kimi öğrencilerimizle durum değerlendirmesi yaptık, şikayet ve beklentilerini sorduk. Aldığımız cevaplardan yola çıkarak şu maddeleri sıralayabiliriz:  

  1. Her şey bir anda olduğu için kendi otokontrolümüzle kalakaldık ve bu konuda başarılı olduğumuz söylenemez. Kalabalık ev ortamında sorun daha da derinleşiyor.
  2. İnternet ve bilgisayar sorunları tüm enerji ve isteğimizi etkiledi. Tüm samimiyetimize rağmen sık sık teknik sorunlar yaşadık. Böylece derslere ilgi ve motivasyonumuz gittikçe zayıfladı.
  3. Uzaktan eğitim adaletli olmuyor. Köy kasaba gibi yerlerde internet erişimi sorun.
  4. Derslerin bir ders programı şeklinde yapılmaması kuralsızlığı doğurdu, disiplinimiz bozuldu. Tıpkı okuldaki ders programı gibi yapılması verimi ve disiplini artırır düşüncesindeyiz.
  5. Yoklama tıpkı örgün eğitimdeki gibi zorunlu olmalı.
  6. Video ve canlı dersler kesinlikle çok daha verimli. Sadece yazılı materyal paylaşılması hiçbir anlam ifade etmiyor. İnternet ortamından zaten kaynaklara ulaşabiliyoruz. Hocamız konuyu nasıl anlıyor, yorumluyor ve anlatıyor bu daha önemli.
  7. Bazı hocalarımız canlı dersleri çok uzun tutuyor. Ekran önü bir süre sonra gerçekten çok sıkıcı olmaya başlıyor ve başka şeylerle ilgi başlıyor. Daha kısa tutulabilir veya bölünebilir.
  8. Hocalarımız verdikleri ödevler de daha açıklayıcı olmalılar. İletişim sorunu da eklenince ciddi problem oluyor.
  9. Uygulama dersleri tümüyle sorun oldu. Daha da ötesi uygulama becerilerimizin sınava etkisi ortadan kalkınca yoğun teorik sınavlara maruz kaldık. Sıkıcı ve aleyhimize oldu.
  10. Kimi hocalarımız sadece mail yoluyla iletişim kurulmasına izin verdi. Kimileri de bir arkadaşımız üzerinden iletişim kurdu. Bu nedenle bazı zamanlarda sıkıcı iletişim problemleri yaşadık.
  11. Örgün eğitimin bir özgüven kaynağı olduğunu anladık. Uzaktan eğitimde bir yetersizlik hissi var.
  12. Verimliliği artırmak için çalışmaların yapıldığına inanıyoruz ancak önyargılarımız ve motivasyon sorunlarımız devam ediyor. Uzaktan eğitimde beklentilerimiz düşük. Ancak bunda salgın stresinin payı büyük.
  13. Arkadaş ortamının sıcaklığında, okulun havasını soluyarak, hocalarımızın denetiminde eğitimin tabi ki hasretini çekiyoruz ama sağlığımız için katlanmamız gerekiyorsa tabi ki de katlanırız.

Öğrencilerin Cevapları Sorunları Teyit Etti

Gruplanan cevaplardan da anlaşıldığı gibi çoğu tahmin edilen sorunlar öğrencilerimiz tarafından da teyit edilmiş oldu. Önerilerinin de yeni eğitim öğretim döneminde yol gösterici olacağından şüphemiz yok. Çok daha verimli bir dönem geçirme ve bir an önce eski normallerimize dönme ümidiyle yeni eğitim öğretim yılımız hayırlı olsun diyoruz.

Hazırlayan: Öğr. Gör. KÜRŞAD ERKAL

Paylaş:

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir